JustPaste.it

Manastır üzerine Zap karakolu

22 Ağustos 2021 Pazar - 20:11

  • Arkalarında yittik bir tarih onlarca kilise, yüzlerce köy bırakıp kökleri üzerinden dünyanın dört bir yanına dağılan “kayıp kavim” olarak tanımlanan Nasturilerin kiliseleri üzerine karakol inşa edildi.

ERDAL BAZ - COLEMÊRG

Uzun yıllar boyunca çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan Colemêrg’de Nasturiler önemli bir yere sahip. 17'nci yüzyılda Colemêrg’e yerleşen Nasturiler, 1915 Ermeni Soykırımı’ndan sonra İttihat ve Terakkiciler tarafından kıyımdan geçirilir. 1924 yılına kadar Colemêrg’de kalan Nasturiler, Türk devleti tarafından tekrar katledilir. Katliamdan kurtulan Nasturiler köklerinden kopup dünyanın dört bir yanına dağılırken, geride bıraktıkları kutsal mabetleri başta olmak üzere malları ve mülkleri ise yağmalanır.

Nasturilik üzerine çalışmaları olan ve Nasturilerin yaşadığı toprakları gezen araştırmacı Derwêş Aydın’la konuştuk.

Nasturiliğin 5’inci yüzyılda ortaya çıkan İsa'nın “Tanrı değil tanrısal özellikler taşıdığını” illeri süren bir din adamının düşüncelerini benimseyen bir mezhep olduğunu belirten Aydın, "Mezhebin ismi dönemin başpiskoposu İstanbul patriği Nestorius’dur. İlk başlarda Antakya dolaylarında bir keşiş olan Nestorius 428 yılında İstanbul patriği olur. Nestorius, ‘Mesihte iki doğa ve iki temel dayank vardır. Meryem gövdelenen kelam değil, tanrısallıkla alakası olmayan saf bir insan olduğunu daha sonra 30 yaşında vaftiz olurken üzerine tanrının kelamı inmiştir. Ona tanrının anası denmez Mesihin anası denir' diye bir cümle kullanır. Bu görüşünden sonra onun görüşleri yasaklanır ve Nestorius Libya çöllerine sürülür. Bizans’a karşı doğudaki en etkili güç olan Sasaniler, Nasturilik mezhebini destekler. Nasturilik Doğu ve Ön Asya'da yayılma imkanı buluyor” dedi.

Colemêrg deni merkez

Nasturiliğin Colemêrg’de yayılışıyla ilgili de Aydın şunları dile getirdi: “17'nci yüzyıla gelindiğinde ise Nasturiler merkezlerini Colemêrg’in Koçanis köyüne taşırlar. Koçanis Köyü yaklaşık 256 yıl buyunca Nasturilerin dini merkezi olarak kaldı. Tüm dünyadaki Nasturiler buradan yönetilir Hac için buraya gelirlerdi. Nasturilerin dini ve dünyevi liderleri olan Mar Şemun dini ve yönetimsel işlerini Koçanis köyünden yönetirdi. Bu süreç 1915 Ermeni Soykırımı zamanına kadar devam eder. İttihat Terakki Colemêrg’de yaşayan Nasturileri de kıyımdan geçirir. Daha sonra 18 Mart 1916 tarihinde Partik Marşimon Bünyamin’i, Şıkak Aşireti reisi İsmail Ağa'ya (Sımko) öldürten Osmanlı–İran yönetimleri, batılı işgalci güçlerle anlaşarak iki halkı birbirine kırdırır. Kürtler ve Nasturiler arasında yüzyıllardır süre gelen dostluk bitmiş, Nasturiler Şikak aşireti ile şiddetli çatışmalar yaşanmış, yüzlerce insan can vermişti. Bu tarihten sonra üç yıl boyunca Colemêrg coğrafyasında büyük bir kıtlık ve savaş yaşanır. Colemêrg tamamen insansız kalır, sağ kalan Nasturi ve Kürtler Irak'a sığınır. 1924 yılına kadar Colemêrg’e kimse uğramaz olur."

'Kayıp kavim' köklerinden koparıldı

1924'ten sonra Colemêrg’e dönüşlerin başladığını ifade eden Aydın, Nasturiler’in bu kez de yeni kurulan kemalist Türk devletinin baskılarına maruz kaldığını söyledi. Aydın, “7 Ağustos 1924’te yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin Valisi olan Halil Rıfat yanına İl Jandarma Komutanı Binbaşı Hüseyin’i alarak birlikte Colemêrg'ten Çelê ye doğru yola çıkar. Xanê yaylasında Nasturiler ile çatışmaya girerler. Askerleri ve yüzbaşını öldürürler, valiyi de esir alırlar. Devlet için artık bir fırsat doğmuştur. Vali ferman yayınlayarak yanına aldığı Müslüman Kürt aşiretleri ile birlikte Nasturilere karşı savaş açar. Daha önce üç kıyım geçirmiş 'kayıp kavim' Colemêrg coğrafyasındaki varlıkları bu son darbe ile son buluyor. Nasturiler kafileler halinde dünyanın dört bir yanına göç ederler. Arkalarında yittik bir tarih onlarca kilise, yüzlerce köy bırakıp kökleri üzerinden ayrılırlar” dedi.

Kiliselerin üzerine karakol inşa edildi

Colemêrg coğrafyasındaki kilise sayısının 100’den fazla olduğunu ifade eden Aydın, “Bu kiliseler Nasturilerin merkeziydi. Bugün İslam için Mekke ne ifade ediyorsa Colemêrg’deki kiliseler de Nasturiler için aynı şeyi ifade ediyordu. Savaşlar başlayınca ilk önce Nasturiler kırıma uğratıldı daha sonra da dini mabetleri yok edildi. Kiliselerin çoğu ahır olarak kullanılmaya başlanarak değirsizleştirildi. Kıyımdan geçirilen Nasturi’lerden geriye kalan değerli eşyaları arayan definecilerin tahribatına uğradı. Devlet bu manastırların, kiliselerin üzerinde karakollar inşa etti. Dezê Köyü'nün sınırları içerisinde bulunan Zap karakolu bölgenin en büyük manastırın üzerinde inşa edildi. Kilisenin tarihi devletin güvenlik sınırları içerisinde yağmalanır taşları Zap nehrinin derinliklerine atıldı. Çukurca’da Gêman Karakolu’nun tam ortasında kaderine terk edilmiş bir kilise bulunmaktadır. Kimsenin haberi yoktur bundan. Ne için nasıl bir şekilde kullanıldığına dair hiçbir bilgi yoktur" diye belirtti.

 

Mar Şalita Manastırı

8cfc15df4944f478f45713ecfd984396.jpg

Mar Şalita Manastırı’nın önemine de değinen Aydın, Mar, buranın kimsesizlerin yuvası olduğunu aktardı. Ne zaman yapıldığına dair net bir bilginin olmadığını ancak Nasturilerin Colemêrg’deki en eski iki kilisesinden biri olduğunun vurgulayan Aydın, "Burası yoksulların sığındığı sosyal bir tesis. Aynı zamanda yaşamlarını ibadet ve duaya adayan Şimanşe denilen din görevlilerinin gece gündüz inzivaya çekildikleri din merkezi görevi görüyordu. Nasturi tarihinden bahsedilecekse Mar Şalita Manastırına değinmeden geçmek eksiklik olur, mesihilerin en önemli kiliselerinden biridir. Kilisenin yan kısmında kiliseye ait killer, kilisenin biraz yukarısında kilisenin ihtiyaçları için beslenen keçi ve koyunlara ait ufak bir ahır bulunmakta. Bahçesinde yabani elma armut ağaçları halen mevcut. Mesihiler Colemêrg mıntıkasını terk ettikten sonra buralar sahipsiz kaderine terk edildi. Yaklaşık 20-30 yıl öncesine kadar buralar sağlamdı. Köylüler sahip çıkıyordu. Ancak daha sonra defineciler büyük tahribata yol açtı" ifadelerini kullandı.

Devlet tarihlerine el koydu

Nasturilere ait yüzlerce eserin devlet ve defineciler tarafından tahrip edildiğinin altını çizen Aydın, "Yasa dışı yollarla satıldı. Hala rehin tutulan onlarca yazıt var. Nasturiler tarih boyunca Colemêrg’de yaşadılar acı çektiler tarihlerinden uzak tutularak acı çektirilmeye devam ediliyor. Kendileriyle beraber tarihlerine de el konuldu” şeklinde konuştu.

Köylere göre dağılışı

20. yüz yıla gelindiğinde Colemêrg coğrafyasında 200 köyde yerleşik 160 bin Nasturi'nin köylere göre dağılışı şu şekilde:

* Tiyyari: 50 bin nüfus, 51 köy ve 29 kilise

* Txûba:25 bin nüfus, 5 köy ve 5 kilise

* Cilo: 25 bin nüfus, 16 köy ve 12 kilise

* Taz: 7 bin nüfus, 13 köy ve 11 kilise

* Baz: 8 bin nüfus, 5 köy ve 5 kilis

* Dêz: 6 bin, 13 köy ve 13 kilise