JustPaste.it

Savaş tezkeresi GENİŞLETİLDİ

Daha önce sadece PKK, YPG ve PYD’ye yönelik telaffuz edilen “sınır ötesi operasyon” tezkeresi, bu kez Federe Kürdistan’daki parti ve örgütleri de kapsayacak şekilde genişletildi. Tezkerede Kürtler “etnik temelli ayrımcılık” olarak nitelendirildi.

23 Eylül 2017 Cumartesi | Haber

36487.jpg

 

Daha önce sadece PKK, YPG ve PYD’ye yönelik telaffuz edilen “sınır ötesi operasyon” tezkeresi, bu kez Federe Kürdistan’daki parti ve örgütleri de kapsayacak şekilde genişletildi. Tezkerede Kürtler “etnik temelli ayrımcılık” olarak nitelendirildi.  

Türk Milli Güvenlik Kurulu (MGK) ve Bakanlar Kurulu toplantıları dün yapıldı. Buna göre kararlaştırılan 'sınır ötesi operasyon tezkeresi' bugün Meclis’e sunuluyor. Olağanüstü toplanacak Meclis’e sunulacak tezkerede “Türkiye'nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde yaşanan gelişmeler ve süre giden çatışma ortamının milli güvenliğimiz açısından taşıdığı risk ve tehditler, artarak devam etmektedir” görüşüne yer verildi. 

 

'Etnik temelli ayrılıkçılık'

Tezkerede şu görüşlere yer verildi: “Türkiye, komşumuz Irak'ın toprak bütünlüğünün, milli birliğinin ve istikrarının korunmasına büyük önem atfetmektedir. Diğer taraftan, Irak'ta PKK ve DEAŞ unsurlarının varlığını sürdürmesi, etnik temelli ayrılıkçılığa yönelik girişimler, bölgesel barışa, istikrara ve ülkemizin güvenliğine doğrudan tehdit oluşturmaktadır…

Astana süreci ile başlayan ateşkesin kalıcı barışa ve çözüme ulaştırılması yönünde ülkemizin ilgili diğer ülkelerle yürüttüğü çalışmalarda önemli mesafe kaydedilmiştir. Bu bağlamda, Suriye sınırları içerisinde kararlaştırılan çatışmasızlık bölgelerinde terör faaliyetlerini sonlandırmak, huzur, barış ve güvenliği sağlamak amacıyla ilgili diğer ülkelerle yürütülen güvenlik ve diplomatik bazlı çalışmalar devam etmektedir.

 

Irak ve Suriye’nin toprak bütünlüğü

Bütün bu gelişmeler çerçevesinde, terör ile Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğünü bozmaya ve sahada gayrimeşru oldubittiler oluşturmaya yönelik, milli güvenliğimize tehlike oluşturabilecek her türlü risk, tehdit ve eyleme karşı, uluslararası hukuktan doğan haklarımız doğrultusunda gerekli önlemlerin alınması milli güvenliğimiz açısından hayati önem arz etmektedir.

 

'Tek taraflı bölücü girişimler' 

Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü bu mülahazalar ışığında, Türkiye'nin milli güvenliğine yönelik ayrılıkçı hareketler, terör tehdidi ve her türlü güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak, Irak ve Suriye'deki tüm terör örgütlerinden ülkemize bundan sonra da yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı milli güvenliğimizin idame ettirilmesini sağlamak, Türkiye'nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde yaşanan ve hiçbir meşruiyeti olmayan tek taraflı bölücü girişimler ve bunlarla ilgili olabilecek gelişmeler istikametinde Türkiye'nin menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak, gelişmelerin seyrine göre ileride telafisi güç bir durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik bir politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı Hükümetçe takdir ve tayin olunacak şekilde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerektiği takdirde sınır ötesi harekât ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara matuf olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunması, bu kuvvetlerin Hükümetin belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilebilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkân sağlayacak düzenlemelerin Hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için 2/10/2014 tarihli ve 1071 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararı ile Hükümete verilen ve son olarak 1/10/2016 tarihli ve 1128 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararı ile 30/10/2017 tarihine kadar uzatılan izin süresinin 30/10/2017 tarihinden itibaren bir yıl uzatılmasını Anayasa'nın 92’nci maddesi uyarınca arz ederim.” 

 

Asker gönderme hakkı

Türk Başbakan Binali Yıldırım, bugün görüşülecek tezkereye ilişkin yaptığı açıklamada, "Gelen tezkere, Türkiye'nin güney kara hudutları ötesinde ve mücavirinde olabilecek her türlü ülkemiz aleyhine, ülkemiz milli güvenliğini tehdit edecek gelişmelere karşı müdahale hakkını veriyor. Asker gönderme hakkını veriyor" dedi.  

 Daha önce ağırlıklı olarak PKK gerekçe yapılarak, Rojava ve Irak’a yönelik Meclis’e gönderilen tezkereler AKP, MHP ve CHP’nin ortak kararı ile Meclis’ten geçirildi. Her 3 parti, yeni tezkereye destek vereceklerini açıkladı. Daha önce tezkerelere karşı çıkan HDP, mevcut tezkereye karşı da oy kullanacak. 

 

Hakkınız ve haddiniz değil

HDP Sözcüsü Osman Baydemir, AKP’nin Kürt düşmanlığı üzerinden bir savaş politikası sürdürdüğünü, şimdi de Güney Kürdistan halkını tehdit ettiğini söyledi. Baydemir, dünkü basın toplantısında MGK, Bakanlar Kurulu ve bugün Meclis’in toplanmasına işaret ederek, şunları ifade etti: "Meclis suça ortak edilerek bir savaş tezkeresi çıkartılıyor. Hukuken de ihtiyaç yok. Bütün bunlar tehdidin boyutunu yükseltmek içindir. Savaş ve tehdit bu güne kadar hangi sorunları çözdü, bu sorunu da çözsün. Bir halkı tehdit etmek hiçbir kimsenin hakkı ve haddi değildir. İskoçya referanduma gitti, neden tezkere almadınız, savaş kararı almadınız? Katalonya referanduma gitmek istiyor oraya da mı yığınak yapacaksınız?" 

Baydemir, tezkereye "Hayır" diyeceklerini belirterek, "Herkesi de içeride ve dışarıda savaş politikalarına 'Hayır' demeye davet ediyoruz. Bu tezkere 'Evet' diyenler, aynı zamanda OHAL rejimine 'Evet' diyecekler. Vebal almış olacaklardır ve tarihe karşı sorumlu olmuş olacaklardır" şeklinde konuştu.  

 

MA/ANKARA

http://yeniozgurpolitika.com/index.php?rupel=nuce&id=76973