JustPaste.it
Mehmet Emin Akın sözleri:

 

000_____12__small.jpg

 

-Türkiye için düşündüğümüz hayrı, Afganistan, Irak ve Suriye için de düşünmedikçe Allah bizden razı olmayacaktır.

 

-Allah gücü olup da Suriye'de tecavüze uğrayan her kadına ve öldürülen her çocuğa yardım etmeyenden hesap soracaktır.

 

-Neden kılıcınız Şia’nın batıllarına karşı değil de, Ümmet’in ırzını ve namusunu koruyan mücahidlerine çekilmiş?

 

-Ölüm en yakın olandır, onun dışında her şey ise çok geç sayılır. Erken olana hazırlan, geç olana ulaşmak hayatın gayesi değil.

 

-Bir tek kafirin iman etmesi ve bir tek kadının zinadan kurtulması Allah katında, Türkiye'de yaptığınız bütün camilerden daha "hayr"lıdır.

 

-İnsanları, şehvete, çalmaya, yalana, soyguna, zinaya ve namussuzluğa davet eden bir düzenle, camilerde yatıp kalkarak savaşamazsınız.

 

-Namazı öğretiyoruz.. Camilerde; müşrik, kafir, münafık , faizci ve kadın tacirinin de cenaze namazını kılmayın demeyi neden öğretemiyoruz?

 

-Kur'an bu ülkeyi yönetsin dediğinizde sizi vatan düşmanı göreni, siz de Allah'ın düşmanı görürseniz, o zaman namazı öğretiyorsunuz demektir.

 

-Müslümanlar, yaşadıkları azıcık "din" için bütün İslamı feda ediyorlar.
Türkiye'deki Din; ABD ve Vatikan terbiyesinden geçmiş bir Dindir.

 

-Türkiye'deki Din, birilerinin istediği bir Din. Sana göre, bana göre, ona göre, ve güçlü kimse ona göre olan bir Din.

 

-"Şirk"ten sonra hiç bir günah; Sünnet varken DİN'de bid'at ihdas etmekten ve buna davet etmekten daha büyük değildir.

 

-Kudüs türküleri söyleyerek yahudinin dersi verilmez. Yahudinin anladığı dil, onun elindeki silahla cevap vermektir.

 

-Ümmetin bir tek kadınının kafirlerce kırbaçlanması, gücümüz yettikçe Cihad etmek için kafi bir şer'î sebeptir.

 

-Şam beldesindeki Cihadı desteklemek hepimizin sadakalarından da kurbanlarından da daha mukaddes ve daha acil bir farzdır.

 

-Fatımîler, Kudüs'ü Haçlılara teslim ettiler, İran da İsrail'e Sina yarım adasını hediye edecek. Nasıl mı? Şam'ı ele geçirerek.

 

-Ebu Bekr'in ve Ömer'in Kuran'ı tahrif ettiğini söyleyen Rafızi'ye İmam diyenler, Ebu Bekr ve Ömer'i tekfir edip Muhammed'i yalanmışlardır.

 

-Savaş: fuhuş, zina, faiz ve kadınların ırzını satmaktan ve sokaklarda kadının kocasına özgü bir şey bırakmadan gezmesinden daha kötü değildir.

 

-Kadınlarla ilgili hadisleri kuzgun gibi eleştiren Diyanet, nedense "küçük Cihad, büyük Cihad.." hadisini çok çok zayıfken niye kullanıyor?

 

-ALGI MÜHENDİSLİĞİ YAPAN DİYANET, NEBİMİZİN IRZI HAKKINDA KAFİRLERİN YAPMADIĞI İFTİRAYI YAPANLAR HAKKINDA KONUŞMALI.

 

-Müslümanlar eğer Kur'an'ı ve Tevhidi tanısalardı bu zalim İran hizmetkarı partilere oy vermezlerdi.

 

 

-Eğer Türkiye'de şirk olana, küfr olana, dalalet olana boyun eğmeseydik ve razı olmasaydık vAllahi namaz kıldırtmazlardı size, vAllahi camileri açık bırakmazlardı.
Küfre ve şirke boyun eğdiğimiz için, dalalet ve şirk içinde olanların cenaze namazını kıldığımız için, onları Müslümanlardan gördüğümüz için, sistem namaz kılmamıza müsaade ediyor.

 

 

-Cami'lerde Allah'ın istediği namaz yok, çünkü o namaz namaz olsaydı, memlekette yönetim ve hüküm Müslümanların olacaktı, ama memlekette hüküm ve yönetim Müslüman olduğunu söyleyen mürted, müşrik ve münafık laiklerin elinde.
Senin kıldığın namazının namaz olduğunu sana zannettirmek istiyor. Orucunla, hacc'ınla, kurbanlarınla sana İslamı yaşadığını zannettiriyorlar. Şeytan öyle ki, sana yaptığın şeyin İslam olduğunu ima ediyor/zannettiriyor.
Sen de diyorsun ki: ''Ne güzel ibadet ediyorum, Camimizi kapatan mı var, ezanları kesen mi var? Her şey tamam yerli yerinde.''
Adam bir şartla diyor: ''Benim dinim senin de dinin olsun. Senin dininden ezan ve namaz, benim dinimden de yönetim ve hakimiyet .''
Hani Müslümanların hakimiyeti, özgürlüğü??

 

 

-LGBT'linin Cenazesini kıldıran imam bozuntusu adam, acaba Homosexuel ve Livata kavmine de "merhum"u nasıl bilirdiniz dedi mi?

 

-Müftüler ve imamlar, Allah katında livatacının, kafirin, müşriğin ve kadın tacirlerinin cenaze namazlarını kıldırmaktan hesap vereceklerdir.

 

-"Daiş Rapor" yayınlayan muhteremler (Diyanet), erkek erkeğe evliliğin caiz olduğunun fetvasını "livatacı"nın cenaze namazını kıldırtarak verdiler.

 

-Livatacıların, ömrünü çıplak geçirenin, alkoliklerin, zinacıların, İslamî yasaları istemeyenlerin cenaze namazına hayır!

 

-Müşriklerin, münafıkların ve Kur'an'ın hükmünü reddedenlerin cenazesi camilere gelmemeli diyorum.

 

-#Camiler ve musalla taşları necisi ayn (NECES) olan kafirlerin ve mürtedlerin yeri midir?
camileri "neces"lerle kirletmeyin.

 

-Diyanet, Ebu Bekr'e ve Ömer'e "Kureyş'in İki Putu" ve Aişe validemize "zaniye" diyen Büyük (!) Şii alimler hakkında bir açıklama yapsın!

 

-#Diyanet Ebu Bekr'in Ömer'in ve #Rasulullah'ın eşinin namusuna saygı duyuyor ve bunu İmandan biliyorsa, Onlara iftiranın hükmünü açıklasın!

 

-Rafızîler ABD'ye ölüm dedikçe ABD'yle daha çok akraba oluyorlar. Amerika İran'ın ekmeğiyle Afganistan'da Müslümanlarla savaşıyor.

 

-Allah'a ve Rasulü'ne iman eden,"İslam sadece Kur'andır" diyenden uzak dursun, onunla dost olmasın, kestiğini yemesin ve cenazesine durmasın!

 

-Türkiye'de "şirk"i Müslümanlardan saklayıp Müslümanların hata ve zulmünü, İslamın en büyük düşmanı imiş gibi göstermeye çalışıyorlar.

 

-AKP en sonunda "Tevhid Akidesi"ne düşmanlığını açığa vurdu.
Üniversitelerde; şirk, küfr, zina, fuhuş ve çıplaklık serbest ama İslam'a hayır...

 

-Zinayı suç olmaktan çıkaran ve Kur'an'daki "Miras ayetleri"ni dışlayan laik bir ideoloji, acaba Diyanet'in neden hiç dikkatini çekmiyor?

 

-"Işid ve benzeri örgütler" diyor DİYANET. Soruyorum  size bunların en  canisi bile Rasulullah'ın eşine -hâşâ- "fahişe kadın" demişler mi?

 

-Madem ki Selefilik ideolojik bir Din, Diyanet'e nasihatım Haccı yasaklatsın, çünkü İki Mescidde de Vehhabiler (Selefiler) namaz kıldırıyorlar.

 

-Şu kendilerine "sufî" diyen bazı cahiller yok mu, "şirk"ten söz edince sizin herkese müşrik dediğinizi anlıyorlar. Kur'an böyle mi diyor?

 

-Siz "selef akidesi"yle savaştıkça Allah başınıza Sünnet'i inkar eden kafir İmamlar koyacak. Namazlarınızı Cehmiyye kıldıracak.

 

-İran, kafir Rusların ve Nusayri Karmatîlerin yanında durarak hangi İsrail'le savaşıyor? İran'ın İsrail'i biziz.. Yani Ehl-i Sünnet İslamı.

 

-Saray'a Cami inşa ettiren R.T.Erdoğan dindarlıktan söz ediyor ama TRT'de Nübüvvet demek olan Sünnet'i inkar edenleri ekranlarından indirmiyor.

 

-Kadın yüzlü bir adam TV'de küstahça: "Kur'an'a uymayan rivayetler ayıklanmalı" diyor. Rivayet "isnad" ilmidir. İsnad'ın Kur'an'a arzı mı olur?

 

-Hadisleri inkâr eden ve Sünneti Kur'an'dan görmeyen bir kafiri dost edinmeyin, hastaysa ziyaret etmeyin, ölünce cenaze namazını kılmayın.

 

-Hac adayları; eğer kalplerindeki ırkçılık ve demokrasi putunu yıkmadan hacca gidiyorlarsa, Mekke müşrikleri gibi haccedecekler demektir.

 

-Namaz kılmayanlarla ortak kurban kesmeyiniz. Tevhid üzere olmayan ve nifak sıfatlarını üzerinde bulunduranlara da kurbanlarınızı kestirmeyin.

 

-Tevhid'de sizinle aynı safta olmayan ve namaz kılmayan yakınlarınızla kurbana ortak girmeyiniz. Çoğu "iman"ı çok ucuz bir meta zannediyor.

 

-Eşini, annesini, kızını altın ve elmastan daha değersiz görenler 'deyyûs'ların ta kendileridir.

 

-Sahabeye sövmek Rafızîlerin akidesinde "kelime-i tevhide eşdeğer"

 

-Selef Akidesi üzere olan İslamî dernekler ve vakıflar Allah rızası için birleşin ve Hadis inkârcılığına karşı Ehl-i Sünnet'in safını tutun.

 

-Kardeşler hacet-i zaruriye dışındaki imkanlarımızı Allah'ın düşmanlarının Şam savaşına geldikleri bir günde kardeşlerimize seferber edelim.

 

-Savaşların en büyüğü; ABD, İsrail, Bahaîlik, İsmaîlîlik, Yahudi Hahamları, Vatikan ve Rafızîlerin işbirliğinde İlahiyatlar üzerinden veriliyor.

 

-Kur'an'ın "mücmeli"ni delil gösterip Nübüvvet ilmi demek olan Sünneti inkâr eden Batınîler TV'lerde aklın peygamberliğini(!) anlatıyorlar.

 

-TV'lerde "Kur'an Kur'an" diyen "Ehl-i Küfran" aslında nübüvvetin akıl üzerinde devam ettiğini iddia için "Sünnet"i Kur'andan ayırıyorlar.

 

-Türkiye TV'lerinde yapılan çoğu Kur'an  tefsiri; Bahaîlerin ve İsmaîlîlerin bâtıl ve küfr olan Dinine hizmet ediyor.

 

-M.Okuyan, C.Taslaman ve M.İslamoğlu üçlüsü TV'lerde Allah'a ve Rasulü'ne meydan okurcasına ve Ümmetin imamlarını aşağılarcasına yarışıyorlar.

 

-Adamlar müşrik bir TV programcısının önünde, Rasulullah'ın hadislerini tartışıyorlar. O adam da ben de Kur'an'ı anayasa görmüyorum demişti.

 

"Onun ahlâkı Kur'an'dı" diyen Aişe acaba, "bu nedenle Rasulullah'ın Hadislerine ve Sünneti'ne uymanız haramdır mı demişti?

 

-Allah kendi hükmüyle hükmedilmemesini kendi DİN'inden yani İSLAM'dan görüyorsa, bize Kur'an'ı ne diye göndermiştir acaba?

 

-Bizi hayvan yerine bile koymayan demokrasi uğruna ölüyor milyonlarımız..!

 

-Kaderi, kabir azabını, şefaatı, Deccali, Mehdi'yi ve İsa'nın nüzulünü inkar edenler Ümmet'ten ayrılmışlardır. Namazlarını kılmayalım.

 

-Allah'a ve Rasulü'ne iman eden, "İslam sadece Kur'andır" diyenden uzak dursun, onunla dost olmasın, kestiğimi yemesin ve cenazesine durmasın!

 

-Ömrümüz olursa, bir çok Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat önderlerini, yarın hadis inkarcılarının ve Sünnet düşmanlarının cenaze namazında göreceğiz.

 

-Rasulullah'ın hadislerinin üzerini hevalarına uyarak çizen adamlar, Cihadı sevenlerin sofralarında ağırlanmamalıdır.

 

-Hadis ve Sünnet'in Kur'an'a aykırılık iddiasında olanlar, Haricîlerin dini üzereler.

 

-Başbakan konuşuyor. Beşşar rejimini eleştiriyor, Daeş diyor ama Hizbullah'ın Suriyeli kadınlara uyguladığı tecavüzlere ise dili dönmüyor..

 

-Davudoğlu'na: Lütfen artık gerçekleri görün ve Hizbullah'ın katliamlarını bir kez de olsa konuşun, İran'ı ve Şiileri korumak sizin neyinize?

 

-Demokratlar, Şia, Tarikatlar ve Sünnet'i akıllarıyla inkâr eden Meâlciler hep birlikte selef akidesine düşmanlıkta birleşiyorlar..

 

-Halife'miz Osman'ı ve Ali'yi öldürenler bugün hadisleri inkâr etmek için Kur'an'ı kullanıyorlar. işte gerçek Haricîler bunlar.

 

-Kürt'ün boynundaki haçla Türk'ün boynundaki batıcılık ve laiklik esareti arasında ne fark var?

 

-Gençler sokaklarda tekbir getirip Kürtlere ölüm diyorlar adeta. Peki bir gün Caddelerde Lozan'nın intikamını almalıyız diyebildiler mi?

 

-BU ÜLKENİN TAPUSUNUN ÜZERİNDE KUR'AN'IN MÜHRÜ VARDIR; KİM BU MÜHRÜ TANIMADIĞINI SÖYLÜYORSA, ONLAR ROMA'LIDIR ONLAR BİZANSLIDIR.

 

-Kardeşlerim benim öğrendiğim "Din", düşmanına  karşı şedîd olmayı söylediği gibi, adaletli ve  merhametli olmayı da öğreten Din'dir.

 

-Tarikatların bazısı İslam düşmanlarının hesabına Seyyid Kutub aleyhine kampanya başlattı. Neden tarikatlardaki ŞİRK'ler hakkında susuyoruz?

 

-Kur'ancılık ideolojisi; İblis'in Allah'ın adına kasem edip Adem'i ve Havva'yı aldatması gibi bir küfr ve riddet içeriyor.

 

-Ahir zamanda İblis öğrencileri "Bize Kur'an yeter" demeyi yine ondan öğrendiler. Çünkü o da Allah'ın adıyla ilk insanı aldatmıştı.

 

-İblis; "beni dinlerseniz Allah'ı anlamış olursunuz" dedi. Bugün de İblis Müslümanlara" Muhammed'e ittiba' ederseniz şirk koşmuş olursunuz" diyor.

 

-Nübüvvet inkârcısı Kur'ancılar Muhammed yalan söylüyor diyecek ama, önce O'nun arkadaşlarının "yalan"ı rivayet ettiklerini yaymaları gerekiyor.

 

-Kuraniyyun, sahabeyi neden sevmezler? Onların Kur'an'ı yaşamadıklarını ve O'na iman etmediklerini Rasul'ün Sünnetiyle ispat ettikleri için.

 

-Kur'aniyyun dalalet fırkası; "pis akıllarını ve hevalarını Rasulullah'ın yerine rasul ve nebi olarak öne sürüyorlar. Artık akılları "nebi"

 

-İblis Adem'e secde etmedi, Âdem'i kasemiyle aldattı, Kur'aniyyun ise, Allah Rasule itaat edin dediği halde, Allah ona itaatı vacib kılmadı derler.

 

-Roman yazarı, gazeteci, köşe yazarı, dernekçiler, dergi editörleri, fizik ve coğrafya talebeleri hep Hadis allamesi ve eleştirmeni olmuşlar.

 

-Küfr dünyası iki cephede bizimle kıyasıya kıyamet savaşı veriyor; birisi can ve vatan cephesi diğeri; Sünnet ve Kur'an cephesi.

 

-1200 yıl Kur'an'ın en büyük hakikatı(!) "İslam sadece Kur'an"dır gerçeğinden Müslümanlar nasıl gafil kalmışlar da XIX.yy. keşfettiler?

 

-Sünnet'e hayır diyenler Kemalizm'in Türkiye'de din edinilmesine niye bir ses çıkaramıyor?

 

-Bir bel'am Yeni Çar Putin'i de Kuran'cı yapmış. 'Ondan Mümin kokusu geliyor' demiş,

 

-Kürtler İran gerçeğini öğrenmek zorundalar, İran sadece Şia değil aynı zamanda en büyük Batınî rejim ve Rasul'ün ashabını tekfir eden yapı:
Bir Huccetullahları, Ankara'da yıl 1999'da bize: "Biz Şia i'tikad ediyoruz ki Rasulullah'ın ashabı O'nun vefatından sonra mürted olmuştur"

 

-Buyrun, #Müslümansanız hep birlikte haykıralım! #Kafirler gibi yaşayanların ne Cumaları, ne bayramları ve ne de kurbanları kabul edilecektir.

 

-Kardeşlerim, Afrika'daki kurban çalışmalarını lütfen insanları dilendirmeye alıştırmaktan çıkarın, üretime ağırlık veren projelere dönüştürün.

 

-Afrika'da kurban kesimleri, Afrika'lıyı daha çok Misyonerlere köle ediyor, artık bu projeleri şer'î maslahat gereği üretime desteğe çevirin.

 

-Afrika'lı et yemezse ölmez ve de ölmüyor. Afrika'lıyı öldüren şeyi bulun ve onu tedavi ediniz. Açlığı "et" değil "akıl ve tedbir" engeller.

 

-Bu Kurban Bayramı'nda da Hayvan katliamı yapılacak diyenler; İslam düşmanı ve Mani Dinine ve Hinduizm'e inanmış zındıklardır.

 

-Yurt dışındaki kurban projeleri Ümmetin emeğini çarçur etme ve siyasî hedefleri olan boş ve kof bir organizasyondan başka bir şey değildir.

 

-Afrika ve vd. fakir Müslüman yörelerde Kurban projeleri yerine eğitim ve ekonomik faaliyetlerin daha ön plana çıkarılması zarureti vardır.

 

-Kurbanlar, Afrika'da tam da açların öleceği zaman mı kesiliyor?
Beş gün doyurduğumuz Afrikalı diğer 360 gün ne yiyor?

 

-Türkiye'de Kuran'a ve İslam'a karşı verilen savaş, Suriye'deki savaştan daha büyük.

 

-Hadis Kuran'a uymuyorsa kabul etmiyorum diyen adam, ''Muhammed adil değildir'' diyen Zü'l Huveysıra gibidir.

 

-Rab edinmek, helale haram harama da helal diyenlere tabi olmaktır

 

 

-''Sen bize ancak Kur'an'ı gönderdin, biz ondan başkasına uymayız'' diyenler, aynı zamanda şunu da söylemiş olmaktadırlar: ''Muhammed de bizim gibi bir insandır, biz asıl Sana ve Senin kitabına iman edip ondaki emirlere itaat etmekle emrolunduk. Sen Rabbimiz ve ilahımızsın ancak helal ve haramı Sen koyabilirsin, bizim gibi bir beşer olan Muhammed'in emir ve yasaklarına ne diye din diye uyalım!?''
İblis kendisini nasıl Adem'e karşı ''ben ondan daha hayırlıyım'' diyerek onu aşağılamış ve Allah'a karşı küfürle mukabele etmişse, İblis'in Adem'e secde etmesini emreden Allah'ın; rab ve ilahımız olarak bize de ''Muhammed'e itaat edeceksiniz'' demesi arasında hiçbir fark yoktur. O gün iblis, Allah'ın emrine itaati nefsine uyarak reddetti, bugün de hadisleri Kur'an'a arzetme şartını öne sürüp hadisleri Kur'an'la çelişiyor bahanesiyle reddedenler de aynı mantıkla Allah'ın Rasulüne itaat emrini reddediyorlar.

 

 

-Kur'an'ı bize sapasağlam ve tahrif etmeden ve hiçbir eksiği olmadan ve ona hiçbir şey katmadan getirdiklerini söylediğimiz bu insanlar (sahabe); neden hadisleri yani o kitabı (Kur'an'ı) onlara getiren ve uğrunda en sevdiklerini feda ettikleri insanın sözlerini (hadisleri) tahrif ederek veya yanlışlarla dolu olarak ya da eksik olarak nakletsinler ki?
Kur'an'ı bize getirmede güvendiğimiz bu insanlara hadis rivayet ettikleri zaman neden güvenmiyoruz?

 

 

-Bazı hadis inkarcıları ve çağdaş zındıklar diyorlar ki: ''Biz Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bu hadisleri söylerken yanında değildik ki, onun bu sözleri söylediğine inanalım!''
Bu dalalet ve fitne kesimi; acaba Kur'an indiğinde Allah'ın Rasulü'nün (sallallahu aleyhi ve sellem) yanında mı idiler ki, Kur'an'ın tahrif edilmeden sahih bir şekilde bize geldiğini söylüyorlar? Mademki bu insanlar Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) sözlerini serdettiği dönemlerde yanında olmamayı hadislerden kuşku duymak ve sıhhatinde şüphe etmek için ilmi ve de akli bir delil olarak kabul ediyorlar, peki neden aynı delili Kur'an hakkında da ileri sürmüyorlar ki? Yoksa onlar Kur'an'ın nüzûlünde Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) yanında mı bulundular?

 

 

-Özelde hadislerle ve genelde de Sünnetle amel etmemize karşı çıkanlar; şeytanın Adem'e ve Havva'ya Allah'ın adına kasemde bulunarak Allah'ın adını istismar etmesi gibi, Sünneti Kur'an adına inkar edenler de Allah'ın kitabının ardına sığınarak ve kendi dalaletlerini ona mal ederek ve ondaki delillermiş gibi göstererek hem Kur'an'ı tahrif ediyorlar ve hem de Allah'ın Rasul'e (sallallahu aleyhi ve sellem) itaat emrini inkar ederek böylece İblis'in ve şeytanın velileri oluyorlar!

 

 

-Edip gibi kafir ve mürtedler kendi kafirliklerini ve irtidadlarını gizlemek için Müslümanların alimlerine küfrediyorlar.
Behey ahlaksız adamlar sizin gibi soytarılar ve Bahaî artığı kafir ve mürtedler mi Allah'ın dini ve salih alimleriyle alay edecek?
Edip, ar haya perdesini yırtılmış bir adam ve hareketleri erkek ile kadın cinsi arasında bir mahluk.
Edip, zavallı sefih bir İblis oyuncağı ve erkeklik vasıflarından yoksun bir korkak, alçak bir Bahaî ve Batınî kafirdir.
Müslümanların alimlerine karşı sözlerinde bu kadar edepsiz olması zaniye kadınların haya ve edeb sahibi kadınlara hased etmesine benziyor.
Siz Rabbanî dinden ve Rasul'ün (sallallahu aleyhi ve sellem) yolundan sapmış ve kafir olduğunuzu bildiğiniz halde Müslümanların alimleriyle savaşıyorsunuz.
Siz bir Bahaî ve yahudî projesisiniz.
Kur'an'ın Müslümanlar nezdindeki değeriyle iğrenç ve pis emellerinizi gizlemeye çalışıyorsunuz. O Kur'an sizin kafir ve mürted olduğunuzu ve Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) sünnetini ve O'nun Kur'an olan ahlakını inkar etmenizle ispat ediyor.
Demokrasi gibi küfr milletlerinin şirkini ve zulmünü kabul ederken, Allah'ın nebisinin Sünnetini Kur'an'a aykırı görüyorsunuz. Sizler Ebu Cehl'den de sefil aşağılık ve kafir olan bir zümresiniz.
Bu adam (Edip) bir Yahudi ve Bahaî projesidir. Allah'ın Rasulü'ne düşmanlığı sahabe Muhaddisler ve müctehidlerimizle alay ederek yürütüyor.
Bakın kafire ve mürtede; Kur'an'a iman ettiğini söylediği halde; zann nedir, iftira nedir, töhmet nedir, bühtan nedir, kibir nedir, ğiybet nedir, Müminler kimlerdir; Mü'minler hakkında Allah Kur'an'da ne buyuruyor hiç umurunda değil.
Kafir adam Allah'ın kitabını Allah'ın adını kullanmaya çalışarak inkar ediyor.
Tamam İblis kadar zeki ve aynı zamanda onun kadar da ahmak.
Bir sahte peygamber (Reşad Halife) ABD'de Noterlikten peygamber olduğuna dair belge almış kafir Mısırlının dini üzere.
Bakın Kur'an'ı herkesten iyi anladığını söyleyen İblise, nasıl onu tahrif ediyor?
Edip ve İblisîn çocukları iyi dinleyin: Kafir olduğunuzu iyi biliyoruz.
Vesselam.

 

-Cübbeli, Suriye’deki Nusra ve El-Kaide mücahidlerini Vehhabî ilan edip evlerinde yiyip içip büzülüp yatanları da Ehl-i Sünnet ilan etti.

 

-Cübbeli’nin milletin akidesini şirke bulaştırdığı yetmiyormuş gibi, şimdi de Yasîn okutarak Rus ve İran savaş uçaklarına savaş açıyor.

 

-Ehl-i Sünnet = Sakallı + cübbeli + kafası kazınmış + ölüden meded uman + rabıta yapan +  kılıç yerine ayetle savaşan + evlerinde huzur içinde dua eden mi?

 

-Cübbeli yiğit ve alimse, Şam’daki Ehl-i Sünnet Müslümanların silahlanmasına yardıma çağırsın. Neden hep Mücahidler Vehhabî ey fitne başı?

 

-Cübbeli, Suriye’de Yasin’le İran ve Rus (Amerika diyemiyor) savaş uçaklarına karşı Ehl-i Sünneti (kendi gibilerini kasdediyor) koruyacakmış!
-Cübbe’liyi Suriye’de Yasin okumaya davet ediyoruz. Bakalım kaç Rus, İran ve (ağzına alamadığı) Amerika savaş uçağını düşürecekmiş?

 

-Müslümanın kardeşlerinin zaferi için Kur’anla zafer istemesi güzel, ancak daha güzeli, cihad ederken Kur’an okumaktır Vehhabiler (!) gibi.

 

-Küffar hakkında bir tek mü’mince ve yiğitçe söz edemeyen Cübbeli ve taifesi, artık Mücahidleri Vehhabî diye lanetlemekten dillerini çekmeli.

 

-Cübbeli artık susmalı ve rezaletlerine bir son vermeli! Cahil insanları saptırmaktan vazgeçip Müslümanların Cihadına Vehhabilik dememeli.

 

-Cübbeli'ye Allah için kızıyoruz ve Allah için onu sevmiyoruz ve böyle bir akide üzerinde olduğu sürece de sevmeyeceğiz.

 

-Cübbeli denen zalim ve soytarı Allah'ın mücahid kullarına dil uzatıyor, kadınlar gibi evlerinde oturanlara ise Ehl-i Sünnet diyor.

 

-Ey Cübbeli Sen Putin’in zulmüne İran’ın sahabe düşmanlığına ve Müslümanları tekfirine ortak oldun. Kininle ve ğayzınla öleceksin, çünkü senin tarikatın ve aldattığınız temiz kalpli ve iyi niyetli o Müslümanlar ve Medreselerinizdeki gençler uyanıyor ve artık şirklerinize isyan ediyor, Tevhid’e dönüyor. Senin kahroluşun bundan.
Vallahi sen ne Ehl-i Sünnet’sin ve ne adlarıyla ekmek yediğin ve TV ekranlarında akidesini rezil ettiğin Ehl-i Sünnet ve Cemaattan’sın. Sen zalimin en ileri gideni ve cahillerin en âlimisin!

 

-Allah’tan kork.. Şu anda Halep kâfirlerin saldırısı altında, sen ise Müslümanlara; Vehhabî, radikal ve Selefî diyorsun. İnşallah Allah sizin ırzınızı ve namusunuzu onların kinin düştüğü duruma düşürmez. Eğer düşerse, yine o Vehhabîler ve selefiler -RADİKALLER değil-- zavallı daha hangi kavramı kimin için kullanacağını bilmiyor- senin ırzını savunacaklar.

 

-Evliya ve keramet ticaretinden dağlar gibi servetler yığdınız ve bu ülkede Tevhid akidesinin önünde kâfirlerden daha zalim bir duvar ördünüz. Çekilin artık.. Allah’ın yolundan insanları saptırmayı bırakın tevbe edin ve Sahabenin akidesine dönün o zaman sizin Ehl-i Sünnet olduğunuza inanalım. Haydi çağır evliyanı; Halep’i kana bulayan bir Rus ve İran uçağı düşürsünler ve bir tank imha etsinler.!

 

-Müslümanları ölülerle korkutuyor ve ölüleri Allah gibi yardım eder gösteriyorsunuz.
Yeter artık, bu zulmüne ve şaşkınlıklarına bir son ver. Yazık İslamı lekeliyor ve Müslümanları rezil ediyorsun. Her şeye burnunu sokma, otur evinde kendi halini ıslah et.

 

-Cübbeli Ahmed Hoca İşıd'e (Irak Şam İslam Devleti) karşı değil.
Cübbeli'nin şimdi yegâna amacı İbn Teymiyye ve onu izleyen selef âlimlerin ve selefileri tekfir etmektir.
Özellikle İbn Teymiyye hakkında İbn Battuta denen ve hadis âlimlerinin literatüründe fâsık ve kezzab olarak anılacak bir adamın asla hiç bir ilmi delili olmayan ve Ümmet’in âlimlerinden de buna dair tek sahih bir senedi olmayan " İşte Allah da benim şu Minberden indiğim gibi iner" yalan, zûr ve buhtan olan sözünü İbn Teymiyye rahimehullah’a nisbet ediyor.
Böyle bir adam hadis ilminde deccal olarak adlandırılır.
Cübbeli ve tüm sufilerin kahr oldukları İbn Arabi ve sapık ve dalalet önderlerinin şirklerini ve sapkınlıklarını ortaya koyduğu ve dini sufilerin oyuncağı olmaktan kurtaran ve İslamî aklı nassların ışığında ve sarih aklın rehberliğinde savunan bu insana düşmanlıklarının sebebi budur.

 

-Cübbeli vb. diğer modernist hocaların TV ekranlarında saptırıcı konuşmaları; tamamen siyasi iradenin ve ABD'nin istediği çizgide yapılan yorumlardır. Daha dün bu devlete şirk devleti diyen, laikliğe şirk diyen ve laiklerin müşrikler olduğunu söyleyen adamın; kalkıp rejimin ve Batılı TV'lerin ekranlarında selef akidesine saldırması, Cübbeli’nin kim olduğunu anlatmaya yeter.

 

-Cübbeli AKP’nin zılgıtını yeyince başladı onları övmeye. Daha üç yıl önce, neredeyse laiklik meselesinde AKP’yi tekfir ediyordu. Şimdi kalkmış AKP adına Türkiye’de selefin akidesinin önünün alınması için İbn Teymiyye’den başlıyor ve Muhammed İbn Abdilvehhab’a (rahimehullah) kadar ağzına gelen sözü diyor.

 

-Cübbeli yalan söyleyen kezzab bir adamdır. İbn Battuta gibi, bir kezzab ve bir seyyahın iftirasını İbn Teymiyye’nin hiçbir kitabından ispat etme becerisi gösteremeyen Cübbeli, TV’lerin pohpohlamasıyla; kendisini Cihanın en büyük allamesi ve en derin fikir adamı gibi sunmalarından ağzı kulaklarına varıyor.

 

-Cübbeli bir çok Kur’an ayetlerini katlediyor ve akidenin hakikatlerini ketmediyor.
Şirk ve küfr hakkında hakikatleri gizliyor ve sitemin mülayım şirin şirincik din adamı, sarıklı aydın rolü oynamaya ve kendisine AKP’nin sunuduğu imkanlardan ve fırsatlardan yararlanarak selef âlimlerinin akidesine saldırıyor ve yeryüzünde ezilen İslam’a ve Müslümanlara sahip çıkmak yerine, kafirlerin; Amerika ve İsrail’in siyasi ve emperyalist emellerine hizmet ediyor.

 

-Cübbeli İşıd’ı tekfir ederek ve İslam’dan çıkarak asıl kâfirlerin ve müşriklerin haysiyetlerini koruyor. İslam düşmanı bu TV kanallarının çoğu nasıl oluyor da Kur’an ve Sünnet’in ilminden ve akidesinden söz eden bir adamdan bu kadar memnun oluyorlar? Bu TV kanalları, aynı zamanda Amerikan ve İsrail projesi olan yerli Oryantalist mülhidlerin “Hadis” ve “Sünnet”i inkâr etmelerine de çanak tutuyor. Acaba bu TV kanallarının programları, CIA ve RAND CORPORATİON’ın bu yeryüzü çapındaki Kur’an düşmanlığından ayrı ele alınabilir mi?
Neden rejim ve TV kanalları ABD ve İsrail’le savaşanlara açıkça düşman iken, Cübbeli’yi nasıl bu kadar önemsiyorlar?

 

-Cübbeli haysiyetli bir adam ise, İbn Battuta’nın kitabındaki sözün İbn Teymiyye’ye ait olup olmadığını; övdüğü Hadis usulüne göre “İsnad”ını ispat ederek ve bize de göstererek ortaya koymalıdır. Üstelik İbn Teymiyye’nin “istiva” meselesinde laik ve Batıcı TV kanallarını ilgilendiren nedir? Bu kanalların Allah’ın kitabının hükümlerini inkar etmesine rağmen, Cübbeli nasıl oluyor da, Bu kanallarda bütün rahatlığıyla konuşuyor? Bu kanalları Allah’ın Arşa “istivası” ne ilgilendiriyor? İslam’ı öldürüp de Allah’ın kitabındaki bir veya birkaç ayetin sufilerce te’vilini neden öne çıkarıp da selef akidesini İbn Teymiyye üzerinden batıl göstermeye çalışıyor.

 

-İbn Teymiyye minberden inmesini Allah’ın inmesi gibi göstermişse; o camideki binlerce Müslüman ve alimler neden sustular? Hangi sahih İslam kaynağında ve hangi Muhaddis, İbn Teymiyye’nin sarih bir biçimde Allah hakkında İbn Battuta’nın iftirasını eserlerinde nakletmişlerdir?

 

-Rand raporunu bir okuyun, sonra son yıllarda Türkiye TV kanallarında müşrik dincilerin ve sapık sufilerin konuşmalarına ve ele aldıkları konulara bakın. Altaylı gibi bir İslam ve İman cahilinin karşısına geçip cak cak etmek ilimden ve ilmin haysiyetinden nasipsiz olmaktan başka bir şey değildir. Keşke hakkı ve sahih olanı söyleselerdi. Belki buna rıza gösterirdik.

 

-TV kanallarının Cübbeli ve Modernist yenilikçileri durmadan ekranlara taşıması; Amerika’nın İslam karşıtı medya savaşının bir parçasıdır. Amerika yükselen İslami muhalefeti kırmak için modernistleri, tarikatları ve de kelamcıları kullanıyor.

 

-Cübbeli, şımarık bir molla ve zalimdir, Allah’tan korkmuyor. Dini ve fıkhı sadece kendi dar zaviyesinden okuyan ve İslam biziz diyen küstah bir projenin ürünüdür. Cübbeli zalimdir diyorum; neden mi? Bir çok Ehl-i Sünnet alimine muvafık olmasın rağmen, sadece tarikatların ve tasavvufun İslam dediğine İslam demekle aldanıyor ve insanları aldatıp saptırıyor mütevazi bir mütekebbir ve ilme hakaret eden bir adam.

 

-Özellikle söylüyorum İbn Teymiyye konusunda “tekfir” a’lâsını yapıyor. Acaba bu zalim adam, İbn Teymiyye’yi neden bu kadar kötülüyor ve bu cesareti nereden alıyor? El-Cevab: AKP zihniyetinden, tasavvufun tevilciliğinden ve vahdet-i vucüd felsefenin yıkılışından duydukları öfkeden ve Amerika’nın Selef akidesi ve İbn Teymiyye düşmanlığından.

 

 

-İhsan Şenocak, mensup olduğu cemaat veya camiayı temsilen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yazdığı mektupla; Erdoğan’ı Kur’an’la uyaracağına Büyük Velilerden ve onların ruhaniyetinden söz ediyor.

 

-Neden Cübbeli efendileri, doğrudan ğaybî yardımı Allah’tan istemeyi “doğrudan Allah’a bağlanmak şeytana bağlanmaktır” diye tavsif ettiği halde, hiç birinden Işıd ve Vehhabilik hakkında feryad ettikleri gibi bir ses çıkmadı? Çünkü dalalet kendilerinden, onun için susmayı tercih ediyorlar.

 

-Vahhabilik -yanlış yazıyor-(Muhammed İbn Abdilvehhab’ nisbeten) Şenocak’a göre Türkiye’deki tek tehlike. Fakat tarikatlarda öğretilen dinin içinde ne kadar şirk olduğu ise Hoca’nın hiç umurunda değil. Selefilik/Vehhabilik dediğiniz şey neyse ondan önce bu memlekette tarikatlar ve tasavvuf insanların dini hayatına hâkimdi. Biz, tarikatların ve tasavvufun da Osmanlının yıkılışında ve kemalizmin Türkiye’yi laikleştirmesindeki konumunu biliyoruz. Tanzimatta da tarikatlar ve tasavvuf vardı. İşte Türkiye’de sonuç işte Türkiye’nin hali.

 

-İhsan Şenocak, devlet ve hükümet olarak AKP’nin Kur’an’ın hükümlerini nasıl çiğnediğini anlatmak ve Müslümanlara Allah’ın dinine karşı ilan edilmiş bir Anayasa’ya and ile bağlılığını ilan etmesinin İslamdaki hükmünü konuşmak yerine; Erdoğan’ı vehhabilik/Işıd karşısında uyarıyor ve “Büyük Doğu ideolocyası” gibi N.Fazıl’ın felsefi ve Milli modelini ona hatırlatıyor. Hatırlatmasına gerek yok. Erdoğan N.Fazılı ondan daha iyi bilir.

 

-İhsan Şenocak’ın mektubunda elbette Allah’ın rızasını gözeterek kaleme alınmış sözler ve cümleler olduğunu ben de kabul ediyorum; ama tabirimi bağışlasınlar, Sultanların İslamı tatbik ettikleri zamanda yazılacak mektup ile Kur’an dışı yasaları tatbik ettiklerinde yazılacak olan mektup, bu üslüpla yazılacak mektup değildir.

 

-Madem Mahmut Efendi Allah’ın büyük velisidir. Kadirov gibi bir kâfirin ziyaret edilmesini nasıl kabul ediyordu? Madem büyük bir veliydi, bu veli zatı neden Andolu’dan gelen birçok ihvanı uyarmak zorunda kalıyormuş? Sizce Kadirov onu öldürmek için mi Çeçenistan’a davet ediyormuş? O zaman bu keramet sahibine birçok şey bildirildiği halde neden bunun sırrı bildirilmemiş oluyor?

 

-Bu Şeyhler bir gün olsun Suriye’deki Mücahid kardeşlerimizi ziyaret edemediler. Ama dünyada tarikatlarının propagandası olsun diye Çeçenistan’da mazlum kardeşlerimizin kanına basa basa Kadirov’un sofrasında ikram göreceklerdi ve onun Müslümanların kanlarına bulaşmış olan ekmeğinden yiyeceklerdi öyle mi?
Kim Vehhabi, kim harici, kim Müslüman?

 

-Selefi ve Vehhabi dediğiniz hiçbir Müslüman; Çeçenistan’da kâfirlerle birlikte Müslümanların canlarına ve ırzlarına tasallutta bulunan bir kâfire bu tarikatın gösterdiği iltifatı göstermez ve onun gibi bir kâfirin ziyaretini kabul etmez

 

 

Kaynak: @SozunHaysiyeti / Mehmet Emin Akın